mehmetdemirkol @ ntvspor.net




Reklam Alanı

Galatasaray, Lens’e o kadar kilitlenmişti ki Şener’in o ana kadar yaptığı ilk birdirmede savunmayı hiç bilmeyen Carole’la yalnız bıraktılar. O ve onunla birlikte sahanın en kötülerinden Josef de, cezayı keserek golü attı.

Şener’in Carole’ü geçerek ceza sahası içinden sıfırdan yaptığı ortaya Josef’in vurduğu kafa gol oldu. Dakika 91’de... Bu oldu. Bu maçı 90 dakika seyreden birinin olmasını hiç beklemeyeceği bir organizasyon bu. Advocaat’ın planına hiç uymayacak bir durum. Bu Advocaat’ın planı olamaz. Bu oyuncuların ‘Eee yeter be’ isyanı olabilir ancak. Çünkü hiçbir teknik adamın ‘Arkadaşlar 90 dakika boyunca savunmada ayağınıza gelen her topu hiç bakmadan Lens’in olması mümkün olan yere vurun. Savunma hiç çıkmasın. Snijder’i takımdan koparalım. Ama uzatmalar başladığı anda ya da Josue oyuna girer girmez savunmamızı ileri çıkaracağız ve oyuna hakim olacağız’ gibi bir planı olmaz.

Orta sahayı geçemedi

Çünkü Fenerbahçe istediği ilk kontrayı 85’te yapabildi. Alper-Lens ortaklığı Muslera’da kaldı. Bu kaleyi tutan ilk şuttu. 6 dakika sonra da yukarıda anlattığım gol geldi. Galatasaray, Lens’e o kadar kilitlenmişti ki Şener’in o ana kadar yaptığı ilk birdirmede savunmayı hiç bilmeyen Carole’la yalnız bıraktılar. O da cezayı kesti. Kader ağlarını başka türlü de örebilirdi. 24’te onun yaptığı ölümcül hatadan önce Yasin sonra Sneijder, Volkan’ın da başarısıyla yararlanamadı. Ama o ana kadar tahmin edilebilir şekilde çok sıkıcı giden oyunda Galatasaray’ı uyandırdı. Galatasaray baskın bir şekilde topa sahip oldu. Sayısız yan orta yaptıklar ancak Eren sahada yoktu. Fenerbahçe hiç çıkamadı. Orta sahayı geçemedi. 10 numarası Alper (3 asist 1 gol) olan bir takım için sürpriz değil. Tolga geldiğinden bu yana en en etkin oyunlarından birini oynadı. Sabri için de aynı şeyi söyleyebiliriz.

Geç düşünmesi...

Golün kahramanları Şener ve Josef’in bunun dışındaki oyunda Hasan Ali’yle birlikte sahanın en kötüleri olduğunu söylemek mümkün. Orta sahayı hiç kullanamadılar. Kjaer arkada topu aldığında defalarca verecek kimse bulmadığı için topu ileri vurdu. Galatasaray’ın bu baskıyı mükemmel pozisyonlara çeviremeyişi üzerinde durmak gerekecek tabii. Özellikle Eren’i bu kadar geç düşünmesi... Galatasaray, Tudor öncesi oyunu bu kadar öne yıkabildiği maçlarda mutlak tehlikeli üçgenleri kuruyordu. Bu sadece 70’te Rodrigues’in kaçırdığı pozisyonla yaptılar. Bu kadar hafta boyunca bu plandan uzak durmanın cezası da bu oldu sanırım.

Fanatik Gazetesi'nden alınmıştır...